Cuma, Haziran 06, 2008

teekkül, tevekkül, sigara yasağı, kiraz mevsimi ve hörbırt

şimdi şurda bir sigara yakamıyor olmanın sıkıntısıyla can sıkıntısını birbirine katık ederek az önce yağmış yağmurun kokusunun her derde deva olabileceğine inanabiliriz. inanç, denize düştüğümüzde sarıldığımız yılan.
bi gün bişi yazarsam herbert adında bi kahramanım olsun, hörbırt die okunacak. içli bi tınısı var bence, içli ve gerektiğinde de komik olabilecek bir tını. komik olan şeylerin aynı zamanda içli olmadığı bi dünya da yaşasaydık işlerin daha doğru düzgün gideceğine kalıbımı basarım. doğru ve düzgün derken doğru ve düzden bahsediyorum.
dün "gökten ne yağarsa kabuldür" cümlesinin güven ve güvensizlik arasında bıraktığı dürtüklemeyle, insanların her gece yapmaya alışkın olduğu biçimde yastıkla olağan münasebetimizin ardından tesadüf mü yoksa tevakkuf mudur bilinmez bugün yağmur gökten aşağıdakilerin kabulünün de cesaretiyle şöle bi ıslatıverdi günümüzü. izmir'in henüz bitmemiş mayıs ayı kiraz mevsimine doğru koşar adım ...

tevekkül: "bulmak ile kaybetmek arasındaki kalbin sukuneti"

tevekkül meselesinin sorunu gökten gelene itiraz etmeksizin kabul etmek de değil de şemsiye bulundurup bulundurmayacağımızla ilgili.

teekkül: "sal bayıra mevlam kayıra" die özetlenebilir.

ikisi arasındaki farkı kesinleştirmek hiç de mümkün deil. bütün ayarları yaptım bundan sorası allaha emanet diyebilmek için nasıl ve ne zaman emin olabileceğiz elimizden geleni yaptığımıza?

"bundan sonra ne olacaksa olsun" dediğim vakitler (yukardakiyle mesafeli bi ilişkimiz var o yüzden kendisine deilse bile gidişata emanet ediyorum) elimden geleni yaptığıma kanaat getirdiğim değil artık sıkıldığım zamanlar olduğunu itiraf ediyorum.

"fffamaan ne olacaksa olsun" haliyle burda teveküll ile teekkül karışıyor birbirine. hiç mi uğraşılmamış nevet bi miktar uğraş var ama elinden gelenin hepsi mi işte o konu biraz muğlak, kişi zaten elinden gelenin sonuna geldiğinden mi sıkıntıya gark oluyorda ne olacaksa olsun diyor yoksa keyfine istinaden mi? bilemiyoruz kim biliyor bizim dışımızda herşeyi bildiğine emin olabileceğimiz biri onun da olup olmadığından biz emin olamıyoruz.