Cuma, Eylül 12, 2008

iki nokta yanyana

bi süredir yazmam lazım, belli başlıklar altında toplanmaya başladı kelimeler ama işte yazmak bu değil kelimleri toplamak değil, gerektiğinde yaymak, sermek, örtmek gerekirse açmak. işte henüz o aşamaya ulaşamadım yada -dık kendimden biz diye bahsetmek daha doğru olucak gibi, hayli kalabalığız bu ara.


hayat bir hediye olarak tarif edilir çoğu zaman,

anne ve babanın çocuğuna armağanı

ama her hediye hediyeyi verene benzer

hediye edilenden çok

hayatla beraber ölümü de armağan eder anne baba

kendi ölümü gibi bir ölümü ..


peki ya sevmek,

bir insanı sevmekle başlar her şey böyle bir söz vardı bir yerlerde edilmiş sonra kartpostallarda orda burda karşımıza çıkmış

peki ya sevmek,

değiştirir mi her şeyi sana hediye edileni alıp da başka bir şey yapar mı ölümü ve malzemeden çalınmış depreme dayanıksız hayatını adam eder mi?

nasıl tanımlamalı ki sevmeyi, heyecanlarla mı?

hazla mı?

uzun süreli yer yer bulutlu sakin bir seyirle mi?

belki bir karardır, seni seçtim pikaçu gibi

rastlantı değildir belki

planlanmış ve tercih edilmiştir belki

spontane değildir belki

her zamanaki gibidir belki

mutlu olmak istemektir belki

belki bi mağazaya gidip bir cetvel, bir pergel, bir de fiş istiyorum gibidir, akıllıcadır belki

sevmek hediye edileni değiştirir mi?

ancak sana hediye edilen kadar mıdır yoksa

kader anne ve babandan sana bulaşan bir hastalıktan başka bişi değildir belki..

Hiç yorum yok: